Bir Gün Kırşehir’de
Sabahın ilk ışıklarıyla Kayseri’den Kırşehir’e doğru yola çıktım. Yol boyunca manzara huzur vericiydi; hafif sis ve dalgalanan dağlar yolculuğumu adeta bir resim sergisine çevirdi. Trafik sakindi, yol boyu kimseyle tartışmadan, zihnimdeki düşünceleri berraklaştırarak Kırşehir’e sağ salim vardım. Bu, benim için bir yolculuktan öte, bir içsel dinginlik seansı gibiydi.
Kırşehir’e adım attığımda, eski günlerin sıcak hatıraları beni karşıladı. İlk iş olarak oturduğum evime uğradım. Kapının tokmağına dokunduğumda hissettiğim o tanıdık duygu, insanın özüne dönme arzusunun en güzel tarifiydi. Her köşesinde anılar saklı olan bu ev, beni yeniden eski günlere götürdü.
Ardından çarşıya indim. Kırşehir’in sokakları, her zamanki gibi, geçmişle geleceğin ahenkle buluştuğu bir sahne gibiydi. Dostlarla bir araya geldik, uzun zamandır konuşamadığımız konular üzerinde hasbihal ettik. Sözlerimiz bir yandan bugüne, bir yandan geçmişe uzandı. Gördüğüm sıcak karşılama, içimi tarifsiz bir mutlulukla doldurdu. İnsan, doğup büyüdüğü yerdeki samimiyeti dünyanın hiçbir yerinde bulamıyor.
Günün ikinci yarısında, esnaf dostları ziyaret ettim. Onların güler yüzleri, işlerini yaparken sergiledikleri samimiyet, Kırşehir’in misafirperverliğini bir kez daha hatırlattı bana. Hal hatır sormak, bir bardak çay eşliğinde dertleşmek, o anları daha da anlamlı kıldı. Her bir ziyarette, esnafın bir nevi kentin nabzı olduğunu bir kez daha fark ettim.
Kırşehir’de geçirdiğim bu gün, yalnızca bir yolculuk değil, ruhumun dinlendiği, dostlukların pekiştiği bir zamandı. Kendi memleketimdeki bu sıcaklık ve samimiyet, insana bir yandan güven verirken, diğer yandan yaşamın ne kadar kıymetli olduğunu hatırlatıyor. Belki de memleket dediğimiz şey, yalnızca toprağa değil, insanına, anılarına ve paylaşılan samimiyete bağlıdır.
Bu düşüncelerle günü tamamlarken, bir kez daha Kırşehir’in hayatımdaki yerini, bana kattığı değerleri derin bir minnetle hissettim. Her bir anı, beni biraz daha kendimle buluşturdu.
Merhabalar.
YanıtlaSilKırşehir'de Bir Gün başlığı, hemen dikkatimi çekti. Çünkü, Kırşehir benim memleketim. Bana ne zaman nerelisin diye sorsalar, önce ben "Kırşehirliyim" derim. Daha sonra ikinci "neresindensin" suali gelir. İşte o zaman "Kaman ilesindenim" derim. Kırşehir'i çok severim. Vilayetim olduğu için severim, Kırşehir olduğu için severim, memleketim olduğu için severim. Ama gerçekten Kırşehir'i bir ayrı severim.
Bu güzel Kırşehir günlüğü paylaşımı için teşekkür eder, emeğinize ve gönlünüze sağlıklar dilerim.
Selam ve saygılarımla.
Yabancı bir şehire de gittiğimizde aynı ürünleri, benzer dükkanları görürüz. İnsanlar aynı şekilde yaşıyordur, ağaçlar aynıdır neredeyse. Yağmur, kar aynıdır. Ama hayatımızın belirli bir döneminin geçtiği, özellikle de çocukluğun geçtiği yerlere farklı bir anlam yükleriz. Mutlu geçmiş günlerimiz varsa tabii.
YanıtlaSil