Geçmişe Dönüp Bakarken: Kimler Geldi, Kimler Geçti?
Geriye dönüp baktığımda, zamanın nasıl akıp gittiğini bir türlü anlamıyorum. Kırşehir Kervansaray Mahallesi’nde doğup büyümüş biri olarak, eski günlere dair anılar bir film şeridi gibi gözümün önünden geçiyor. O çocukluk yıllarını, gençliğimi, mahalledeki dostlukları, bazen neşeli bazen hüzünlü günleri hatırlıyorum. O zamanlar her şey çok daha basitti, insanlar bir aradaydı, komşular birbirini tanır, mahalledeki herkesin hayatı bir şekilde birbirine bağlıydı. Ancak şimdi geriye dönüp baktığımda, kimler geldi, kimler geçti? Kimisi bir ömürlük yoldaş, kimisi ise sadece iki günlük misafir olarak kalmış.Büyüklerimiz birer birer gitmeye başladığında, o eski mahalle havası da değişti. Kervansaray Mahallesi’nde geçmişin izlerini taşıyan çok kişi vardı; yıllar içinde tanıdığımız, hayatımıza dokunan insanlar… Ama şimdi o kalabalığın içinden bir bir ayrıldık, bazılarımız bu dünyadan göçerken, kimisi de başka şehirlere, başka hayata yol aldı. Mahallemiz her geçen gün daha da değişti, bizler de büyüdük, hayatın koşuşturmacasına daldık. Bir zamanlar her sabah selamlaştığımız, akşamları bir araya geldiğimiz o dostlar, zamanla kayboldu.
Her birimizin hayatı bir şekilde farklı yollara saptı. Çalışmak, evlenmek, çocuk sahibi olmak, daha iyi bir yaşam kurma çabası derken, o eski mahalle sohbetleri yerini telefona, sosyal medyaya ve yalnızlığa bıraktı. Kimisi şehirden göçtü, kimisi başka bir dünyaya göçtü. Ama bu süreçte bazı insanlarla hala yollarımız kesişiyor, bazıları ise bir anlık hatıra olarak kalıyor.
Ne garip değil mi? Birçok insan hayatımıza girdi, iz bıraktı ve sonra ayrıldılar. Kimisi yıllarca yanımızda oldu, kimisi ise sadece bir günlüğüne bizimleydi, ama her biri kendi izini bırakıp gitti. Bazen dönüp baktığımda, adını bile hatırlayamadığım o insanları düşünüyorum. Bir zamanlar yanımda olan, sohbet ettiğim, belki bir çay içip dertleştiğim ama şimdi neredeler, ne yapıyorlar? Bir zamanlar hayatımda var olan ama şimdi kaybolan o izler, silikleşen hatıralar ne kadar da yabancı geliyor. Kimileri ömürlük dost oldu, kimileri ise sadece geçici misafir.
Yaşadıkça anlıyorum ki, hayatın gerçek anlamı da burada. Kimse kalıcı değil. İnsanlar gelir ve gider, ama geriye kalan sadece anılar oluyor. Bazen sevdiğimiz insanlar zamanla uzaklaşır, bazen biz uzaklaşırız. Ama önemli olan, birbirimize kattıklarımız, birlikte geçirdiğimiz zamanlar, paylaşılan kahkahalar ve gözyaşlarıdır. Gerçek dostluklar, zor zamanlarda yanımızda olanlar, hayatın en değerli hatıralarıdır.
Şimdi bir adım geriye bakarken, geçmişteki o eski mahalleyi, eski dostları ve kaybolan anıları düşünüyorum. Kimisi bir ömürlük yoldaş, kimisi sadece iki günlük misafir... Ama her biri, kendi hikayesini bir şekilde yazdı ve hayatımıza dokundu. O anılar, zamanla silinse de, kalbimizde her zaman bir yerlerde var olacak. Bu yüzden, geçmişe bakmak belki de en güzel şey, çünkü her iz, her anı, her insan bir şekilde bizden bir parçadır.
Saygı ve sevgilerimle...
Murat Uzun
Yorumlar
Yorum Gönder